22 Mart 2019 cuma günü, 10 Ağustos'taki kur krizinden bu yana TL'nin tek günde en çok değer kaybettiği gün oldu. Bu yazıda, 22 Mart'tan bu yana yaşananlar ile ilgili kısa ve teknik olmayan bir değerlendirme yaparak, yaşananları anlamlandırmaya çalışacağım.
Ekonomiyle ilgilenmeyebilirsiniz. Ancak bu sizi ekonomik krizin sonuçlarına maruz kalmaktan muaf kılmaz.
Kriz Notları Facebook Sayfası
▼
27 Mart 2019 Çarşamba
25 Mart 2019 Pazartesi
25 Mart’ta Ne Oldu?
Türkiye ekonomisinde olanlar havsalaya sığmıyor.
25 Mart’ta döviz piyasasında oynaklık devam etse de, dövizin
daha fazla yükselmesinin önüne geçildi. Ama yaşananlar ve bazı önlemler Ağustos’taki kur krizini
pek çok açıdan anımsattı.
Aşağıda izleyebildiğim kadarıyla olanları kısaca, özel bir analiz yapmadan aktarıyorum. Bu takipte bir sorun söz konusuysa ilgili okuyucunun da uyarıda
bulunacağını umuyorum.
Devlet bankalarını kullanmanın sınırı var mı?
Türkiye ekonomisinin 2018’in dördüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 2,4 küçüldüğü ve 2018’in ikinci çeyreğinde durgunluğa girdiği, üçüncü ve dördüncü çeyreklerde de resesyona girdiğinin resmi olarak teyit edilmesinin üzerinden sadece bir hafta geçtiğinde, çok satan gazete köşeleri ve siyaset yapıcıların toplantıları, her şeyin geride kaldığına ilişkin yorum ve görüşlerle doldu.
Dayanaklardan birisi kredi hacmindeki değişim. Kredi çöküşünü sonlandırmak ve yeni bir çevrim başlatmak için devlet bankalarının kullanımına değinmekte bu nedenle fayda var.
Dayanaklardan birisi kredi hacmindeki değişim. Kredi çöküşünü sonlandırmak ve yeni bir çevrim başlatmak için devlet bankalarının kullanımına değinmekte bu nedenle fayda var.
Devlet finansallaşırken ne olur?
Başlıktaki sorunun kısa bir cevabı var. Devlet finansallaşırken krizle baş etmek için alternatif tedbirler bastırılır. Süreç tersine çevrilemezse sonuç çevre ülkeler açısından bağımlılığın yeniden üretilmesi ve kırılganlıkların devamı olur.
15 Mart 2019 Cuma
Turkey's Local Elections under the Shadow of the Economic Crisis
Turkey is in the midst of a deep economic crisis. The currency crisis in August 2018 marked the beginning of the first phase of the 2018-2019 crisis. The effects of the currency crisis spread rapidly: while inflation, interest rates and unemployment rose, industrial production declined and economic growth stagnated. The second phase, which is still ongoing, is marked by the attempts of Erdoğan government to counteract the consequences of the crisis, partially by blaming others for the crisis. The third phase will begin after the local elections on 31 March 2019. In this article, I will discuss the background, stages and the current status of the 2018-2019 economic crisis in the context of the upcoming local elections.
13 Mart 2019 Çarşamba
Üç Grafikle 2018-2019 Ekonomik Krizi
2018 verisi artık elimizde olduğu için 2018-2019 ekonomik krizi ile ilgili birkaç gözlem yapabiliriz. Bu yazıda üç grafik ile 2018'deki gelişmeleri özetleyerek, bu özetten iki sonuç çıkardım: (i) Ağustos 2018'deki döviz krizi sadece bir katalizördü, (ii) krizden çıkış ve ekonomik toparlanma belirtileri henüz görünmüyor.
11 Mart 2019 Pazartesi
Ekonomik Krizin Gölgesinde Yerel Seçimler
Türkiye derin bir ekonomik krizin tam ortasında. 2018-2019 krizinin ilk aşaması Ağustos 2018’deki döviz kriziyle başladı. Döviz krizinin etkileri hızla ekonomiye yayıldı; enflasyon, faizler ve işsizlik artarken sanayi üretimi daraldı ve ekonomik büyüme durma noktasına geldi.
Krizin ikinci aşaması, Erdoğan yönetiminin krizin yarattığı sonuçlarla mücadele etmesiyle ve krizin sorumluluğunu başkalarına yüklemeye çalışmasıyla sürüyor.
Krizin ikinci aşaması, Erdoğan yönetiminin krizin yarattığı sonuçlarla mücadele etmesiyle ve krizin sorumluluğunu başkalarına yüklemeye çalışmasıyla sürüyor.
Üçüncü aşama ise 31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerden sonra başlayacak. Bu yazıda, yaklaşan yerel seçimler bağlamında 2018-2019 ekonomik krizinin arka planını, krizin aşamalarını ve güncel durumu ele alacağım.
7 Mart 2019 Perşembe
TCMB'nin 6 Mart Kararı: Sıcak Yaz Öncesi Utangaç İyimserlik
TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) bu yılın ikinci toplantısını yaptı ve faiz oranlarını sabit tuttu. Kurul'un açıklama metni ile ilgili birkaç gözlemi aşağıda not aldım.
6 Mart 2019 Çarşamba
Neoliberal Popülizmin Krizi ve AKP'nin Yol Ayrımı
İleri Haber'e verdiğim ve 04.03.2019'da yayımlanan röportajı aşağıya ekliyorum. Orijinali şu linkte.