Geçtiğimiz hafta TL, Dolar karşısından,
Arjantin Peso’sundan sonra en hızlı değer kaybeden para birimi olunca 27 Ocak akşamı, merkez bankası para politikası kurulunu olağanüstü toplantıya çağırdı ve
sonuçta sert faiz artırımı kararları aldı. Bankanın aldığı
kararları ve bu kararların olası etkilerini anlayabilmek için, meseleyi dünya ve Türkiye ekonomisinin temel dinamiklerini hesaba katan bir konjonktür analizinin içine yerleştirmek isabetli olacaktır.
Ekonomiyle ilgilenmeyebilirsiniz. Ancak bu sizi ekonomik krizin sonuçlarına maruz kalmaktan muaf kılmaz.
Kriz Notları Facebook Sayfası
▼
29 Ocak 2014 Çarşamba
25 Ocak 2014 Cumartesi
Dünya Krizi Derinleşirken Türkiye Ekonomisi
21.
yüzyılın ilk büyük ekonomik krizi, 2008 yılında kapitalist sistemin merkezinde,
ABD’de patlak verdi. Ekonomik büyüme oranlarındaki gelişime bakıldığında günümüzde
dünya ekonomisinin krizin etkilerini atlatmaktan uzak olduğu, hatta 2013’teki
gibi 2014’te de ekonomik büyüme temposunun azalmaya devam edebileceği görülüyor.
Böyle bir konjonktürden Türkiye’nin etkilenmemesi olanaksızdır. Ancak bu
etkinin boyutunu, Türkiye ekonomisinin yapısal dinamikleri ve mevcut devlet
krizinin ne yönde gelişeceği belirleyecektir. Bu yazıda meselenin ekonomik yönün
odaklanacağız.
2 Ocak 2014 Perşembe
Biri 2014 İçin Kriz Yılı Mı Dedi?
Hükümet-Cemaat arasındaki iktidar
mücadelesi, her geçen gün hükümet krizi düzeyini aşarak devlet krizi düzeyine
erişiyor. Son olarak hükümet,
Danıştay’ın idarenin işlem ve eylemlerini denetleme yetkisini kısıtlamak yani, yürütmenin gücünü daha da artırmak istiyor. Yeni yılla beraber hükümeti zora düşüren ilk gelişmeyse, “tır krizi” oldu. Peki,
bu tabloya ekonomik kriz eklenirse ne olur?